{ "title": "İnsan Vücudu İç Organları", "image": "https://www.organ.gen.tr/images/insan-vucudu-ic-organlari.jpg", "date": "20.01.2024 06:17:34", "author": "Emrah Bulut", "article": [ { "article": "
İnsan Vücudu İç Organları, farklı fonksiyonları bulunmaktadır. Her organ vücutta faklı işlem gerçekleştirir. İnsan vücudunda çeşitli organlar bulunur ve her birinin birer vazifesi olmaktadır, yüce yaratıcı bu organları göğüs kafesine muntazam bir şekille dizmiştir. Bu makalemizde insan vücudu iç organlarını ve yerine getirdiği fonksiyonları belirteceğiz.

İnsan Vücudu İç Organları

Kalp: İçi boş ve kas yapısında bir organ olan kalp göğüs boşluğu içerisinde her iki akciğer arasında büyük bir alanı kaplamaktadır. Etrafı, perikard adı verilen bir zarla sarılıdır. Kalp, iki akciğer arasında kalan tepesi aşağıda tabanı ise yukarıda bir koni şeklindedir. Üçte biri orta çizginin sağında, üçte ikisi sol yanında bulunur. Vücuttaki işlevi kanı pompalamaktır. Kalp vücut sisteminin anahtarıdır. Kalp olmasa vücut sistemi çalışamaz hale gelir. Kalbin büyüklüğü yetişkin bir insanda yaklaşık olarak yumruğunun büyüklüğü ile eşdeğer sayılmaktadır. Taban tepe uzaklığı 12 santim, en geniş yerinde 8-9 santim, ön-arka çapı ise 6 cm olarak bilinir.

Karaciğer: Diyaframın hemen alt kısmında, sağ tarafta ve yaklaşık olarak 2 kilogram ağırlığında koyu kırmızı olan renkte yumuşak bir organımızdır. Proteinlerin üretilmesi ve depolanmasında, protein metabolizmalarının birçok yan üretimlerinin tanzim edilmesi ve kontrol edilmesinde. Şekerin depolanmasında ve şekerin kanda olması gereken şeker miktarının ayarlanmasında görevli olan bir organımızdır. Vücuttaki toksik ve zararlı maddelerin nötralize edilmesinde önemli etkisi vardır. Depo edilmiş yağların kullanılmasında etkilidir. Kanın pıhtılaşması için gerekli maddelerin üretimini sağlar. Safra ve safra tuzlarının üretilmesinde görevlidir.

Böbrek: Omurgalılarda bulunan fasulye şeklinde olan boşaltım organı olarak bilinir. Böbreğin görevi, proteinlerin parçalanmasında oluşan üre gibi zararlı maddeleri vücuttan uzaklaştırmak, diğer yandan vücudun sıvı oranını, mineral ve asit, alkali dengesini de düzenlemesidir.

Akciğer: Göğüs boşluğu içerisinde bulunan ve solunuma yarayan organımızdır. Göğüs boşluğunun sağ ve sol kısmında bulunan iki ayrı parçadan meydana gelen bir organdır. Üzeri plevra adı verilen bir zarla kaplıdır. İçerisi ise hava ile dolu olan ve akciğer kesecikleri denen boşluklardan yapılmış.

Dalak: Karın boşluğunun sol kısmında, midenin arka kısmında bulunan dalak, eskiyen kırmızı kan hücrelerini yok etmekte, gerektiği zamanda yeni kırmızı kan hücreleri imal etmektedir. Sıtma ve tifo gibi bulaşıcı hastalıklar ya da kansızlık sonucunda dalak hastalık geçirebilir.

İnce Bağırsak: Kıvrımlı bir yüzey yapısına sahip olan ve besinlerin bağırsak duvarından difüzyonu ve bu sayede besinlerin emilimi için uygun olan yüzey alanı oluşturur. Yetişkin bir insanın ince bağırsağı yaklaşık olarak 7 metre uzunluktadır.

Rektum: Kalın bağırsağın son kısmıdır. Anüse açılmaktadır. Dışkının atılımdan önce tutulduğu kısımdır. Rektumun son birkaç santimetresi deriye benzer bir dokuyla kaplıdır. Kalın bağırsağın genişlemesi sonucunda oluşan ortalama 15 santim uzunluğunda olup sindirim sistemimizin son bölgedir.

Soluk Borusu: Nefes borusu ya da trakea olarak da bilinmektedir. Vücutta solunan havanın iletildiği, boru şeklinde bir organımızdır. Bu boru havanın ciğerlerimize iletilmesini sağlar. Omurgalılarda soluk borusu havanın boğazdan akciğerlere geçişini sağlarken, omurgasızlar da ise dışarıdaki havayı doğrudan iç dokulara ulaştırmaktadır. Eğer soluk borusuna kazayla yiyecek kaçarsa soluk alamayıp tıkanır. Bundan dolayı, biz yutkunurken küçük dil soluk borumuzu kapatmaktadır ve yiyeceklerin yemek borusundan aşağıya doğru giderek midemize ulaşmasını sağlamakta.

Apandisit: İnsanlarda, kalın bağırsağın bir çıkıntısı olan kör bağırsağın alt bölümüne tutunmuş, serbest olan diğer ucu çıkmaz şekilde sonlanan solucan şeklinde bir bağırsak çıkıntı olmaktadır. Bu çıkıntının uzunluğu ise 7-12 santimdir. Apandisitin görevi ise bademciklerin ve lenf düğümlerinin göreviyle benzerlik gösterir. Kalın bağırsakta bulunan mikropları yok eder ve hastalık yapmalarını önlemeye çalışmaktadır." } ] }